Avrupa’da sıkı bir rekabetin süregeldiği orta sınıf hatchback pazarına giriş yapmak ve burada iddialı olmak için geliştirilen i30, pek çok açıdan Koreli üreticinin “ilk” denilebilecek özelliklerini de üzerinde barındırıyor. Öncelikle işe aracın adından başlamakta yarar var. “i30″da kullanılan isimlendirmeye alışmaya çalışsak iyi olacak! Nitekim bu, Hyundai açısından bir ilk olduğu kadar, başlangıç da. Amerikan pazarından başlayarak kendisine yeni bir statü (kesinlikle artık hesaplı otomobillerin markası olarak anılmak istemiyor) belirleyen Hyundai, bundan böyle marka algılamasını kaliteli araçlar üreten bir firma olarak değiştirmek istiyor. Bunun için de ürünlerle birlikte uygulamaya koyduğu yeni isimlendirme stratejisini “i30” ile başlattı.
Daha fazlası var ama sadece bu kadar yazabildim.