TÜM dünyada otomotiv endüstrisi için yeni bir çağın başlangıcı olarak kabul edilen elektrikli araçlar konusunda Türk hükümetinden ilk somut açıklama geldi. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’de elektrikli araç kullanımının yaygınlaştırılması için birtakım teşviklere ihtiyaç olduğunu belirterek, “2011 yılına kadar düzenlemelerin büyük bir oranda halledilmesi lazım ki; iç piyasada da elektrikli araç kullanımını yaygınlaştırabilelim.
Bunun üzerinde çalışıyoruz, bununla ilgili çalışmaları da bu zamana kadar olgunlaştırmış olacağız” dedi.
İlk adımı Renault attı
Elektrikli otomobil üretimiyle alakalı Türkiye’de ilk adımı Renault’nun attığını ve bu konuda bir karar açıklandığını hatırlatarak, 2010 yılının sonundan itibaren elektrikli Fluence’nin, Oyak Renault Otomobil Fabrikalarında üretimine başlanacağını belirtti. Ergün, Renault’un elektrikli Fluence’yi Türkiye’de üretmeye başlamasıyla birlikte muhtemelen başka firmaların da aynı teknolojiyle üretime başlayacağını ve bunun sevindirici bir gelişme olduğunu dile getirerek, bu yeni ve çevreci teknolojinin Türkiye’de üretilecek olmasının, Türkiye’nin bu konuda bir üretim ve ihracat merkezi olma noktasına doğru ilerlemesine vesile olacağını, bunun da sevindirici bir gelişme olduğunu kaydetti.
Elektrikte motor hacmi yokİç piyasada elektrikli araç kullanımının yaygınlaşması için birtakım teşviklere ihtiyaç olduğunu ifade eden Ergün, şunları söyledi: “Çevreci teknolojilerin teşvikine ve desteğine ihtiyaç var. Bunların başında bu araçlarla ilgili vergiler geliyor. Mevcut üretilen benzinli ve mazotlu araçlardaki vergi uygulamaları motor gücüne göre yapılıyor. Fakat elektrikli araçlarda bir motor hacmi söz konusu olmadığı için bununla ilgili vergilerin başka bir formülle oluşturulması lazım. Motor hacmiyle ilgili bir vergi uygulamasının olmaması gerekiyor. Bu araçların vergileri teşvik amacıyla da minimum düzeyde olmalı ki, bunların iç piyasada kullanımı gerçekleştirilebilsin.”Şarj istasyonları kolay,Ayrıca şarj istasyonlarıyla alakalı da bir teşvike ihtiyaç olduğunu kaydeden Ergün, fakat bunun zor ve çok maliyetli olmadığını söyledi.
Ergün, “Bunu bizim mevcut benzin istasyonlar bile yapabilir. Sadece akünün değişimiyle ilgili sistem biraz maliyetli. O konuda da bir işbirliğine ihtiyaç var. Yani elektrik dağıtım firmaları yerel yönetimler, akaryakıt bayileri gibi bunlarla bir işbirliğine ihtiyaç var. O işbirliği mekanizmaları da kolay. Başka ülkelerde de oluşturulabilmiş” dedi.Kamu elektriğe dönmeliBakan Ergün, elektrikli otomobillerde iç piyasadaki teşvik unsurlarından birinin de bazı kamu filolarının elektrikli araçlardan oluşturulması olabileceğini belirterek, Sanayi Bakanlığı açısından bakıldığında, piyasa denetim ve gözetim faaliyetlerinde kullandıkları araçların, sayıları çok fazla olmasa bile, elektrikli otomobil olarak kullanılmasının bir teşvik unsuru olacağını bildirdi. Bunun gibi başka bakanlıkların da araçlarını elektrikli araç olarak tercih ettiklerinde bunun iç piyasada birkaç bin aracın birden elektrikli araca dönmesi anlamına geleceğini vurgulayan Ergün, bunun da firmalar açısından iç piyasada ayrıca üretim için cazip bir nokta oluşturacağını söyledi.